20 Eylül 2017 Çarşamba

Akarsu da altın arama nasıl yapılır?



Akarsu da altın arama nasıl yapılır? Detaylı Anlatım...
• Youtube Kanalımıza abone olmayı unutmayın ► goo.gl/1RftkV
#Altın #Arama #Bendi; Akarsuyun içine yerleştirilerek kullanılan #elektronik olmayan bir alettir. Akarsu da Altın olduğu düşünülen toprağı Altın Arama Bendinden geçirerek altını #çökertme yöntemiyle #ayırmaya yarar. Bu yönteme #Gravite denir. Altını barındıran #kum #su yardımı ile akıp giderken Kumdan ve taşlardan kat #kat #ağır olan altın Altın Arama Bendinde ( #SLUİCE #BOX ) bulunan engebeli bölümlere takılarak orada birikir.
Bu engebeli bölümler dediğimiz yüzeye biraz daha değinelim.
#Tırtıklar ve #Plastik tırtıklı #halılar #altını içine #hapseder ve orada biriktirir.
Daha sonra Altın Arama Bendin de ki halı çıkartılarak bir
#pan yardımı ile içinde biriken altın ayrıştırılır.
#Gold #Pan ( Altın #Eleme #Tavası )
Gold pan; altın arama bendinden çıkarılan paspaslar daki altınları ayırma yeridir.
bent de ki toplanan kum , çakıl altın ve benzeri Parçalar Gold Pan içine silkelenerek orada elenir.
Gold Pan Çalkalanırken Altın dibe çöker Kum yukarda kalır. Suda yıkandıkça kum akar gider altın Panın içinde kalır.
Altın, dünyanın geniş bir bölümünde düşük konsantrasyonlarda bulunur. Yer küresinin tahminen 0,001 ppm (milyonda bir)ini teşkil eder. Kalaverit (Au2Te4), silvanit (Au2Ag2Te6) ve
#krennerit (Au8Te6) mineralleri olduğu gibi #bakır ve #kurşun minerallerinde de eser miktarları bulunabilir. #Volkanik kuvarsların içinde, akarsuların kumlu yataklarında #toz ve #külçe halinde bulunur.
Altın, kimyada Au (Latince
#Aurum dan (ışıldayan-parlayan)) sembolü ile gösterilen #yumuşak, #parlak #sarı renkte #kimyasal bir #element. Altının parlak sarı rengi, asitlere karşı dayanıklılığı, doğada serbest halde bulunabilmesi ve kolay işlenebilmesi gibi özellikleri, insanların ilk çağlardan beri ilgisini çekmiştir.
Altın, parlak sarı rengi ve ışıltısıyla göz alan çok ağır bir metaldir. Üstelik kolay kolay tepkimeye girmeyen çok kararlı bir element olduğu için havadan ve sudan etkilenmez. Bu yüzden hiçbir zaman paslanmaz, kararmaz ve donuklaşmaz. Bir başka özelliği de saf haldeyken çok yumuşak olmasıdır; bu nedenle kolayca dövülerek biçimlendirilebilir. Altın bütün bu özellikleriyle tarih boyunca en kıymetli metallerden sayılmıştır.
Tarihte bilinen kayıtlara göre Mısır hükümdarları zamanında MÖ 3200 yıllarında, altın darphanelerde eşit boyda çubuklar halinde çekilerek para olarak kullanıldı. Au Latince Aurum kelimesinden gelmektedir.
Peru'da MÖ 2000 yılına ait altın ziynet eşyaları kalıntılarına rastlanmış olup, Amerika kıtasındaki Aztekler ve İnkaların da altına tutkun oldukları bilinmektedir.
Altına önem veren eski medeniyetler arasında; Yunanları, İranlıları, Makedonyalıları, Asurluları, Sümerleri ve Lidyalıları saymak yerinde olur.

MÖ 550 yıllarında Lidya Kralı Krezos, altını para olarak (sikke) bastırmış ve altının para olarak basılması ile de ticaret artmıştır. Şehirler zenginleşmiş ve dünya yeni bir refah dönemine girmiştir.
İskit ve Sarmatların (MÖ 1000) millî kahramanları konu alan altın toka yapımında ileri oldukları bilinmektedir. Dördüncü ve dokuzuncu yüzyıl aralarında ise altın kase, vazo işçiliğinde en güzel örnekleri vermişlerdir. Bu eserlerden bir kısmı New York, Morgan kolleksiyonunda teşhir edilmektedir.
Türkler Müslümanlığı kabul ettikten sonra altından eşya yapımını azaltmışlardır. Altın eşyayı sadece süs olarak kullanmışlardır.
Çıkarılan yerler: Mersin, Antakya, Niğde, Balıkesir, Kütahya, Bursa, İzmir ve çevresidir. Dünyada ise Yeni Gine'de çıkartılır.
2006 sonu itibarı ile tarih boyunca çıkarılan altının 158,000 ton olduğu tahmin edilmektedir.[1] Benzer bir görüş National Geographic dergisinin Ocak 2009 sayısında "Tüm tarih boyunca sadece 161.000 ton altın çıkarıldı, bu miktar iki olimpik havuzu doldurmaya ancak yetiyor." yorumu ile yer bulmuştur. Bahsedilen miktardaki altının hacmi kenarları 20,28 metre uzunlukta olan bir kübe eşittir. Eğer onsu 1000$'dan hesaplanırsa kübün değeri yaklaşık 5,2 trilyon dolar olacaktır.
Altın cevherleri, “metalik altın ihtiva eden cevherler” ve “bileşikleri halinde altın ihtiva eden cevherler” olarak sınıflandırılır.
Metalik altın içeren cevherlerden altın elde etmek için altın içeren küçük kuvars parçaları öğütme değirmenlerinde hamur haline getirilir. Bu hamur içinde altın tanecikleri kolloidal halde dağılır. Buradaki ürün malgama tekniği ile ayrıştırılır. Malgamalanmış hamurun konsantrasyonu arttırılarak çok seyreltik sodyum siyanür çözeltisiyle işlenir. Sodyum siyanür altın ile reaksiyona girerek kompleks bileşik meydana getirir:
4 NaAu(CN)2 + 4 NaOH → 4 Au + 8 NaCN + 2 H2O + O2
Kompleks bileşikteki altın metalik çinko ile çöktürülür:
2 Na + 2 Au(CN)2 + Zn → 2 Au + Na2Zn(CN)4
Bu çökeltideki altın ve gümüş dışındaki maddeler, Kal metoduyla alınır. Gümüş de nitrik ve sülfürik asit etkisiyle çözülerek geriye saf altın kalır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder